MOBBİNG!!!… ( OKUYUCUYA MESAJINIZ VAR MI? )

 

Sıradan bir günün hikayesi;

 

Yeni bir güne başlamanın keyfiyle uyandım…

Elimi yüzümü yıkarken aynaya baktım gülümseyerek; “ben kendimi seviyorum, yaşamı ve yaşadığım hayatı seviyorum” dedim kendi kendime mırıldanarak…

Bir şarkı tutturup giyinip, hazırlandım özenle…

Ev halkı ile günün iş bölümünü yapıp,  onlara karşı sabah sorumluluğumu yerine getirip,  mutlu aile tablosu ile kahvaltımı yaptım. “Ailemi seviyorum”… Hissettiğim sevgiyi onlara da hissettirip, dile getirdikten sonra yola çıktım.

 

Yolda karşılaştığım insanlarla, gülümseyerek “GÜNAYDIN, İYİ GÜNLER” dilekleriyle selamlaştım.

Etraftaki insanlarda benim gibi güler yüzlü, keyifli… Karşılaştığım mutlu yüzler,  hayatttan daha da keyif aldığımı hissettirdi  bana… Neşeyle iş yerimin kapısından içeri girdim…

İş arkadaşlarımla kısa sabah sohbetinden sonra, iş gününün hazırlıklarını yaptık birlikte. Zevkle, gayretle çalışmaya başladık. Birbirimize destek olup, sorunları saygı ve sevgi ile çözmeye çalıştık.

 

Patronumuz kibar, saygılı ve mütevazı…

Bizlerin huzurlu çalışmamız için destek verici tutumuyla saygı duyulası bir insan…

Son derece olgun ve hatta babacan… Mesafeli yaklaşımının yanında, son derece iyi niyetli ve sevgi dolu…

Kendisini sürekli yenileyen, yetiştiren, bilgiye saygısı olan bir insan…

Kompleksleri yok, dengeli ve tutarlı, kuralları olan, sorumluluklarını da bilen bir iş veren…

Çalışma hayatı içinde bizleri sürekli güdüleyen, kendimizi geliştirmemizi sağlayan bir tavrı var…

 

İş arkadaşları arasındaki; huzursuz edici, moral bozucu hiçbir yaklaşıma müsaması yok…

Bencil değil, “ben değil, biz varız” düşüncesini yansıtan, bizlere insan gibi değer veren, hakkımızı gasp etmeyen tavrı ve saygı duyulası kişiliği ile onunla çalışmak son derece keyifli ve huzur verici…

 

Mesai sonunda iş yerimden evime giderken huzursuz ve mutsuz ayrılmadım hiç…

Biliyorumki çalışmalarımı takdir eden, ufkumu ve önümü açık tutan, emeğimin karşılığını maddi yada manevi aldığımı hissettiğim huzurlu ve sevdiğim bir iş yerim var BENİM!!!

 

Bu KISSADAN HİSSE hikayeden sonra sizlere sadece ;

“OKUYUCUYA MESAJINIZ VAR MI ?” başlıklı mesajımın karşılığında aldığım,

MOBBİNG İLE MÜCADELE DERNEĞİ BAŞKANI HÜSEYİN GÜN’ün, taktir ettiğim mesajını aktaracağım ;

 

“Harika Hanım merhabalar;

 

Mesajınızı yeni okudum. İstanbula basına demeçler vermek üzere geldim. Birkaç gündür bu işlerle meşgulüm. Yarında (04.03.2012) TV8 de  Erken Baskı Programı’nda Seda Akgül’ün konuğu olacağım.

Yazınızda şunlardan bahsedebilirsiniz;

Mağdurlar; zorbaların kendilerine yaptıkları psikolojik taciz başlamadan önce, en yakınında can dostu gözüken seyircilerin kendisini dışlaması yada suçlaması karşısında dehşete kapılmasınlar.

Bilsinler ki korkak ve kişiliksiz insanlar gücü takip ederler.

Zorbalar  ve seyirciler mağdurdan daha korkak ve kişiliksiz insanlardır.

Mağdurun ihtiyacı olan tek şey cesaret ve bilgidir.

Mağdur, cesaretini korursa bilgi bizden gelecektir.

Bize ulaşan mağdura ilk cümlemiz şudur; “ Sen bir suç işlemedin ki? Korkma, asıl suçlular zorbalardır. Sen şu an, kendini çaresiz zorbaları ise çok güçlü görebilirsin. Ancak durum öyle değil ,bekle ve sabret, kimin sonu hüsran olacak.

 

Sloganımız; “BİZ YANINDA OLACAĞIZ!!!”

Yalnız değilsin, yalnız olmayacaksın, korkma ve bize güven… Bu cümleler mağdurun ihtiyacı olan, duymak istediği cümlelerdir.

 

Derneğimizin logusunda “üç insan figürü” vardır.

Soldaki mavi ZORBA,

Sağdaki mavi SEYİRCİ,

Alta kalan ve  boyununu içine çekmiş olan da  MAĞDUR dur.

Biz mağdura diyoruz ki; YALNIZ DEĞİLSİN!…

(MOB-DER Başkanı Hüseyin GÜN)

 

Teşekkür ederiz MOB-DER. Günümüz şartlarının en önemli sorununa destek verdiğiniz için…

Bu konuda sizleri bilgilendirme adına yazılarım olacak fakat bu gün yorumu sizlere bırakıyorum Sayın Okurlarım… (Harika ALTINTAŞ)

www.mansetgazetesi.net

Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerezlerden faydalanıyoruz. Sitemizi kullanmaya devam ederek çerezleri kullanmamıza izin vermiş oluyorsunuz. Daha fazla bilgi için Çerez Politikası