Mobbing Diye Bir Şey Var, Mağdurları Var, Hatta Bir de Dernekleri Var!

 

Categories:
Araştırmalar, Haberler, İş Hayatı
by selinyetimoglu
Tarihçe olarak bakıldığında mobbing sözcüğü 1950′lerden önce sadece çocukların okullarda birbirlerine yaptıkları baskı ve zorbalıkları ifade etmek için kullanılıyordu. Son 50 yıldır ise iş yerinde yaşanan zorbalık ve psikolojik istismarları ifade etmek için kullanılıyor. Belki siz hiç yaşamadınız ancak çevrenizde hayatının bir döneminde bu istismara uğramış birileri elbet vardır. Hatta belki şu anda en yakınınızda oturan çalışma arkadaşınız bu zorbalıklarla kendince baş etmeye çalışıyor ve bu durumun bir isminin olduğunu, bunun bir suç olduğunu bilmeden mücadelesini veya sessizce boyun eğişini sürdürüyordur.
Geçtiğimiz hafta CNNTürk’te yayınlanan habere göre Türkiye’de açılan mobbing davalarının sayısı boşanma davalarının sayısıyla yarışmaya başlamış. Sadece bu haber bile durumun ne kadar vahim olduğunu göstermeye yetiyor. Özellikle de mobbing’e uğrayan çoğu mağdurun bırakın dava açmayı, içine düştüğü bu durumun kasıtlı yapıldığının farkına bile varmadan yıllarını harcadığını düşününce…
Yapılan araştırmalara göre mobbing özel sektördense kamuda daha yaygın. Bana ilginç gelen bu durumun açıklaması da düşününce gayet mantıklı geliyor. Özel sektörde mağdurların kaçma şansı var, veya mobbing uygulayan yönetici de bir yerden sonra o çalışanı işten çıkarabiliyor. Ancak kamu sektöründe bu sonuç iş güvencesi sebebiyle çok daha nadiren görülüyor. Kişiler bu durumla yaşamak zorunda kalıyor ve psikolojileri de gün geçtikçe daha fazla bozuluyor. Mobbing ile Mücadele Derneği Başkanı’nın söylediğine göre, kamu sektöründe en fazla polis ve askerler mobbing mağduru oluyor. Kimbilir belki de disipline etme yöntemleri “baskı” olduğu için dozunu kaçırdıklarında farkına varmıyorlardır. Geçtiğimiz yıl ABD’de 9000 çalışanla yapılan araştırmada kadın çalışanların %42′sinin, erkek çalışanlarınsa  %15′inin son iki yıl içinde zorbalığa uğradığını ortaya koyuyor. Bunun en temel sebebi de bana kalırsa tacizin de bir mobbing şekli olması ve daha çok erkekler tarafından uygulanan bir zorbalık türü olması.
Başka bir veriye göreyse İsveç’teki intiharların %15′inin sebebi mobbing. Yani biz daha ne olduğunu tam olarak kavrayamamışken, varlığını ciddiye almıyor, kurumlarımızda bu konuyu detaylı olarak araştırmıyorken, çalışanlar bu yüzden hayatlarına son veriyorlar.
Bu zorbalığı yapanların çeşitli sebepleri olabiliyor. Can sıkıntısıyla işyerinde eğlence aramaktan çocukluk travmalarına kadar onlarca sebep sayılabilir ancak en yaygın görülen sebep sanıyorum çalışma arkadaşını “çekememek”. Zira mobbing genellikle işinde çok da başarılı olmayan çalışanlar tarafından kendilerine rakip gördükleri kişilere uygulanıyor.
Peki bir kişi kendisine mobbing uygulanıp uygulanmadığını nasıl anlar? Zorbaların oldukça çeşitli yöntemleri vardır.
Sizinle hiç konuşmuyor, göz temasına girmiyor, varlığınızı yok sayıyor olabilir, hatta bunları yapması için diğer kişileri de örgütlüyor olabilir.
Sizi sürekli eleştiriyor, her yaptığınıza karşıt sav geliştiriyor, başkalarını da haksız olduğunuza inandırmaya çalışıyor olabilir.
Arkanızdan konuşarak sizinle ilgili dedikodular üretiyor olabilir.
Sizin yetkinlik kullanımınızı sınırlayabilir. O işi yapmak için yıllarca okuyup eğitimler alıp tecrübeler edindikten sonra, 18 yaşında bir stajyerin de yapabileceği işleri yaptırarak kendinizi değersiz hissetmenizi sağlayabilir.
Yapamayacağınızın açıkça belli olduğu ağırlıkta ve yetkinlikte işler veriyor olabilir.
Doğrudan cinsel tacizde bulunabilir.
Western Washington Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmaya göre mobbing kurbanlarının %41′i bunalıma giriyor ve Travma Sonrası Stres Bozukluğu sebebiyle bir kez daha işyerine dönemeyeceği için tamamen çalışamaz duruma geliyor. Başka bri deyişle sosyal hayatı bitiyor. Bu kadar kötü sonuçlanmasa bile en iyi ihtimalle kişide özgüven kaybına sebep oluyor.
Mobbing’e engel olmak belki değil ancak devam etmesini önlemek mümkün. Öncelikle sorunun varlığını reddetmemek gerekiyor. “Aa yok canım benim yöneticim öyle şey yapmaz, iyi adamdır” diyerek görmezden gelmemek lazım. Mümkün olduğunca kanıt toplanmalı, evet şahitlerin varlığı da önemli ancak yarın öbür gün mahkemede kimin sizin tarafınızda olacağınızdan emin olamazsınız, bu yüzden durumu yazılı olarak kaydedin. Farkında olduğunuz şeyi başkalarıyla paylaşın, belki onlar da aynı şeyi yaşıyor ancak kendilerini yalnız sanıyor veya neyle karşı karşıya olduklarını bilmediklerinden susuyorlardır. Mobbing yapan kişiyi yöneticilere rapor edin. Zaten yöneticiniz yapıyorsa, onun bağlı olduğu yöneticiyle görüşün. Ve belki de en önemlisi, kurbanı olduğunuz durumun farkında olduğunuzu ona açıkça söyleyin, bunu mümkünse yanınızda üçüncü kişiler varken yapın.
Bu konuyla ilgili şüpheniz varsa, kendinizin veya başka bir çalışma arkadaşınızın mobbing kurbanı olduğunu düşünüyorsanız bu konuda size hem psikolojik hem de hukuksal destek sağlamak üzere birleşmiş insanların kurduğu bir de dernek var, bir an önce web sayfalarını ziyaret ederek Mobbing Mağduru Başvuru Formu’nu doldurun.
Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerezlerden faydalanıyoruz. Sitemizi kullanmaya devam ederek çerezleri kullanmamıza izin vermiş oluyorsunuz. Daha fazla bilgi için Çerez Politikası