İş Hayatının Hürremleri

 

Nilgün Turan HAYBEK

Yalova Temsilcisi

 

Hepinizin işyerinde, torpilinden dolayı gücünü ilan eden ve itaat bekleyen hanımlar vardır. Gündemdeki bir diziden dolayı bunların adına Hürrem diyelim. Genellikle bu Hürremler’in bir de Rüstemler’i olur.

Rüstemle Hürrem el ele verirse önünde hiçbir güç duramaz. Rüstem, daima Hürrem’in emir ve isteklerini yerine getirir.

Şimdi diyeceksiniz ki Kanuni yok mu? Olmaz olur mu? Her zaman bu ikilinin çevirdiği fırıldaklara inanan bir Kanuni vardır.

Bütün bu unsurlar bir araya gelince bir de teba lazımdır. Hürrem’in nedimeleri ve kapıkulları. Gün olur da işim düşer diye ağzının içine bakarlar. Hoş tutarlar. Doğrusuna da yanlışına da evet derler. Vallahi ben, iddia ettiği bir konu hakkında Hürrem farklı bir şey söylediyse susanı gördüm. Halbuki memursun, amirin var. Devlet arkanda. Derdin ne? Neyden korkuyorsun?

Neyse iki taraf da mutluysa sorun yok. Sorun, Hürrem’e itaat etmeyenlerde. Karşı çıkması ya da isyan etmesi gerekmez. Hürrem’e, normal bir birey gibi davranması bile sorundur. Tapınması gerekir.

Eee burası Türkiye. Siyaset sürekli el değiştiriyor ve torpil torpili bastırıyor. Sonunda işyerleri Hürrem çöplüğüne dönüşüyor.

Derken bir gün gençler geliyor. Tamam diyorsunuz bunlar farklı. Birey olmuşlar. Gelecek günler daha iyi.

Bir vakit sonra, bunların içinden birisi yumruğunu masaya vuruyor. “Buranın Hürrem’i benim” diye. Derdi ne derseniz, çalışmak, üretmek istemiyor. Rahat etmek, istediği zaman gelip gitmek istiyor. Hemen baş eğdiremiyor. Millet aşılı. Teba bulamıyor kendisine.  Oyun üstüne oyun kuruyor. Torpillerine, Rüstem adaylarına giderek ağlamak zırlamak da dahil. Arkadaşlarını ispiyon ediyor. Yalan söylüyor.

Tutmaz zannettiğiniz bir anda, ikinci kez hayal kırıklığına uğruyorsunuz. Yavaş yavaş, yeni kuşaktan tebası oluyor. “Bunun arkası var, ses etmeyelim” korkusuyla çevresinde nedimeler birikiyor. Birikmezse biriktiriliyor.

Eski Hürrem, eski Rüstem ve kapıkulları emekliliği beklerken yenileri sahnede yerini alıyor. “Tarih tekerrürden ibarettir.” sözünü doğrulamak için.

Ne diyeyim?

Komplekslerini, kaprislerini, özel hayatındaki sorunlarını iş yerinde Hürremliğe soyunarak çözmeye çalışan bu “umutsuz iş Kadınları”na yuh olsun.

Eşleri, kardeşleri, babaları veya akrabaları gayet etkili yetkili olduğu halde bir kere bile bunu ifade etmeyen ve kullanmaya kalkmayan ağırbaşlı ve asil hanımlara da helal olsun.