İşyerinde yaşanan psikolojik saldırı ve taciz olaylarının pek çok çeşidi var. Cinsel tacizden, psikolojik yıldırma ve zorbalığa varan pek çok taciz türü mevcut. Bunlara karşı uygulanan hukuki yaptırımlar ülkeden ülkeye değişiyor. Örneğin ülkemizde cinsel tacizle ilgili hukuki bir yaptırım var. Ancak batılı ülkelerde kullanılan “mobbing”, “bullying” gibi daha kapsamlı ve incelikli taciz türleri ile ilgili somut tanımlar mevcut değil.

Tanımın olmayışı bu tür tacizler konusunda bilincin oluşmasını zorlaştırıyor. Bu konularda haklarının neler olduğunu ve nasıl önlem alabileceklerini tam olarak bilmeyen çalışanlar şikayette bulunmakta ya da dava açmakta çekingen davranıyor. Psikolojik taciz İngilizcedeki “mobbing” kelimesinin dilimizdeki karşılığı olan “psikolojik yıldırma” en sık karşılaşılan taciz türlerinden biri. Psikolojik yıldırma; çalışanların birbirini rahatsız ve huzursuz etmeleri ve işyerinde yaşanan psikolojik terör olarak tanımlanıyor.

Genellikle yetersiz, statükocu ve yerini kaybedebileceği endişesini taşıyan amirler tarafından daha alt düzeydeki çalışanlara karşı uygulanan baskı ve küçük düşürme gibi rahatsızlık verici davranışlar “psikolojik yıldırma” tanımı içerisine giriyor. Bir davranışın psikolojik yıldırma kapsamında değerlendirilebilmesi için belirli bir kişi tarafından sistematik olarak uygulanması gerekiyor.

Heinz Leymann, “İşyerinde Psikolojik Terör ve Mobbing” başlıklı makalesinde mobbing davranışlarını beş başlık altında topluyor:

1. Kendini göstermeyi ve sağlıklı iletişimi engellemek. Çalışanın yaptığı işin sürekli eleştirilmesi, sık sık sözünün kesilmesi, tavır ve bakışlarla rahatsızlık vermek.

2. Sosyal ilişkilere saldırı. Çalışanı sosyal ortamından tecrit etmek.

3. İtibar ve şöhrete saldırı. Çalışanın imajının zedelenmeye çalışılması, dedikodu üretilmesi.

4. Yaşam standartlarına ve mesleki konuma saldırı. Çalışana yetenek ve birikimleriyle orantısız işler verilmesi, sürekli iş değişiklikleri yapılması.

5. Sağlığa yönelik saldırı. Çalışanın fiziksel olarak kaldıramayacağı ağırlıkta ve yoğunlukta işler verilmesi.

Davenport, bu tür tacizde bulunan kişilerin genellikle antipatik, narsist, tehdit altında hissettiğinde benmerkezci, önyargılı ve duygusal ve kendi normlarını örgüt politikası olarak dayatmaya çalışan kişiler olduğunu belirtiyor.

İngilizcedeki “bullying” kavramının dilimizdeki karşılığı olan “sindirme ve zorbalık” ise psikolojik tacizin daha ileri boyuttaki biçimi. Bir davranışın “sindirme ve zorbalık” kapsamında sayılması için fiziksel ve psikolojik şiddete maruz bırakma, gözdağı verme ve tahrik etme gibi uygulamaların gerçekleşmesi gerekiyor.

İşyerinde maruz kalınan bu tip davranışlar çeşitli psikolojik ve fiziksel sorunlara yol açıyor. “www.mobbingturkiye.net” sitesinde verilen bilgilere göre; İsveç’te yapılan bir araştırma intiharların %10-20’sinin işyerinde psikolojik şiddete maruz kalan bireyler tarafından gerçekleştirildiğini ortaya koyuyor. Ayrıca psikolojik yıldırma ve zorbalık işyerindeki stresin en önemli nedenlerinden biri. Bu tür davranışlara maruz kalanlarda stres, uykusuzluk, bitkinlik, bağışıklık sisteminin zayıflaması ve buna bağlı olarak soğuk algınlığı, nezle gibi hastalıklara sık yakalanma, iştah kaybı, yataktan yorgun olarak kalkma gibi semptomlar görülüyor.

Ayrıca, düşük konsantrasyon, hafızanın etkinliğinin azalması, korku, güvensizlik hissi, umutsuzluk, uyum bozukluğu gibi psikolojik rahatsızlıklara da sık rastlanıyor. Tüm bunlar, insan kişiliğine de yansıyarak özgüvenin sarsılması, zayıf benlik algısı, kişinin kendini değersiz hissetmesi gibi sonuçlara yol açıyor. Zorbalığa maruz kalan kişi, yaşadığı travma sonucunda kendine yapılan davranışla mücadele edemez duruma geliyor.

AB’ye bağlı Avrupa Yaşam ve Çalışma Koşullarını İyileştirme Kurumu tarafından, 30 bin işçi arasında, Türkiye dahil 31 Avrupa ülkesinde yapılan, “4. Avrupa Çalışma Koşulları Anketi”nin sonuçlarına göre; işçilerin %51’i işyerinde çalışma arkadaşlarından şiddet görüyor. Şiddetle ya da şiddet tehdidiyle karşılaşma oranı Hollanda’da %10, Fransa ve İngiltere’de %9, İrlanda’da %8, Türkiye’de ise %4,7. Kadınların bu tür eylemlerle karşılaşma oranı erkeklere göre 3 kat daha fazla.

Cinsel taciz

Çalışma hayatında karşılaşılan bir başka taciz türü de cinsel taciz. Cinsel taciz tanımı içerisine giren söz ve davranışlar oldukça çeşitli. En sık rastlanılan cinsel taciz türü sözle yapılan taciz. Islık çalarak, el kol hareketi yaparak vb. uzaktan davranışlarla yapılan cinsel taciz ikinci kategoriyi oluşturuyor. Üçüncü kategoride ise fiziksel temasla yapılan cinsel taciz yer alıyor. İzinsiz dokunmak, zorla öpmek gibi tacizler ve tecavüze kadar varan çeşitli davranışlar bu kapsamda değerlendiriliyor.

Bir bireyin işyerinde istemediği halde maruz kaldığı cinsel davranışların ” işyerinde cinsel taciz” olarak tanımlanabilmesi için; kişinin cinsel içerikli teklifi kabul etmediği takdirde iş hayatıyla ilgili bedeller ödeyeceği, kabul ettiği takdirdeyse kazançlar sağlayacağının söylenmesi, ima edilmesi ya da kişinin korkutulması, sindirilmesi, düşmanca bir ortama maruz bırakılarak iş performansının olumsuz etkilenmesi gerekiyor.

Cinsel tacize uğrayan birey acısını azaltmak için çeşitli savunma mekanizmaları geliştirebiliyor. Travma sonrasında, olaya ait bilgileri unutma, olayı başkasının başından geçmiş gibi hatırlama, his azalması gibi sonuçlar gözlenebiliyor. Ayrıca kişilik yapısına göre depresyon, travma sonrası stres bozukluğu, kişilik bozuklukları gibi sorunlar ortaya çıkabiliyor. Türk Ceza Kanunu, bireyin cinselliğine, edep ve iffetine yönelik her türlü rahatsız edici davranışı cinsel taciz kapsamında değerlendirerek suç sayıyor.

Birine karşı cinsel tacizde bulunan kişi mağdurun şikayeti üzerine üç aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılıyor. Kanunlarda yapılan yeni bir düzenlemeye göre işveren, işyerinde cinsel tacizi önlemek için işçilerin acil yardım isteyebilecekleri bir güvenlik sistemi kurma, güvenlik personeli bulundurma gibi önlemler almakla yükümlü olacak. Yeni yasalar, işyerinde cinsel taciz eylemini bu eylemin nitelikli hali olarak tanımlıyor.

Çalışma yaşamı içerisinde yer alan birinin, işyerinde hiyerarşi ve hizmet ilişkisinin yarattığı güçten ya da aynı işyerinde çalışmanın sağladığı kolaylıktan yararlanarak, diğer çalışana cinsel tacizde bulunması halinde verilecek ceza yarı oranında artırılıyor. İş Kanunu’ndaki hükümlere göre cinsel tacizde bulunan işçi, işverenin haklı nedenle derhal fesih hakkını kullanması suretiyle işten çıkarılabiliyor. İşçi de işyerinde cinsel tacize uğrar ve durumu işverene bildirdiği halde önlem alınmazsa, derhal fesih hakkını kullanarak işten ayrılabiliyor. Kadınlar daha sık tacize uğruyor Konu ile ilgili araştırmalar işyerlerinde cinsel tacize uğrayanların ağırlıklı olarak kadınlar olduğunu ortaya koyuyor. AB üyesi sekiz ülkede yapılan bir araştırma, bu ülkelerdeki çalışan kadınların yaklaşık yarısının işyerinde cinsel tacize uğradığını tespit ediyor.

Araştırmaya göre, erkek çalışanların yalnızca onda biri işyerinde cinsel tacize uğramış. Avusturya’da kadınların %81’i, Almanya’da %72’si, İngiltere’de %54’ü, İsveç’te %17’si, Danimarka’da %11’i işyerinde cinsel tacize uğradığını bildirmiş. Cinsel tacize uğrayan kadınlar genellikle 30 ila 40 yaş arasında, bekâr ya da boşanmış, eğitim seviyesi yüksek olmayan kadınlar.

Tacizde bulunan kişilerse genellikle işyerindeki üstler, amirler ve patronlar. İngiltere’de yapılan bir araştırma, parlamentoda yer alan kadın milletvekillerinin dahi saldırılara ve aşağılamalara hedef olduğunu gösteriyor. Londra’da bulunan Birkbeck Koleji tarafından düzenlenen ankete katılan 83 kadın milletvekili, cinsel ayrımcılık içeren sözlü saldırılara ve aşağılamalara hedef olduklarını belirtmiş. Türkiye’de çalışan kadınların tacize uğrama oranıysa %14. Sabancı Üniversitesi, İstanbul Politikalar Merkezi ve Açık Toplum Enstitüsü’nün katkılarıyla yapılan bu araştırmada, kadınların çoğunun cinsel tacize uğradıktan sonra şikayette bulunmadığı ve bu konuda konuşmak istemediği ortaya çıkıyor. Bu durum tacize uğrama oranının çok daha yüksek olabileceği tahminini doğuruyor.

Tacize karşı yapılması gerekenler:

Tacizde bulunan kişiden derhal davranışlarını durdurmasını isteyin. Yanınızda konuşmanıza tanıklık edebilecek iş arkadaşlarınızın bulunmasını sağlayın. – Tacizde bulunan kişiyi işyerindeki üstünüze şikayet edin. Tacizde bulunan kişi üstünüzse insan kaynakları birimi ya da yönetim kuruluna bildirin. Şikayetiniz hakkında kuruluş içerisinde neler yapıldığını araştırın. – Size karşı yapılan haksız uygulamaları, olayları ve emirleri not edin. – Durumu iş arkadaşlarınızla paylaşın. Diğer kişiler de benzer durumlar yaşıyor olabilir. Bu durumda şikayetleri ve yasal başvuruları grupça yapma olasılığı ortaya çıkar. – Gerekiyorsa tıbbi ve psikolojik yardım alın. Bu, daha sonra dava açmanız durumunda delil oluşturmaya da yarayacaktır.

KAYNAK: www.dogalyasamrehberi.com/

Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerezlerden faydalanıyoruz. Sitemizi kullanmaya devam ederek çerezleri kullanmamıza izin vermiş oluyorsunuz. Daha fazla bilgi için Çerez Politikası