Ispartada bir aile hekimi, yanındaki sağlık personeline sebepsiz yere kötü davranmaya başlamış,“Burası benim yerim, ben başka biriyle anlaştım, defol git vb.” sözlerle onu kamuya ait ASM’den kovmaya ve hakaret etmeye başlamıştır. Kendisi izindeyken ASM’ye gelen hastaların ilaç ve reçetelerini yazmasını isteyerek, sürekli “Kanunsuz emirler vermiş”, özel istek ve ihtiyaçlarını yerine getirtmek istemiştir.

Kanunsuz emir ve isteklerine olumsuz yanıt alıncada “Eş…k gibi yapacaksın” gibi sözlerle” O’na hakaret etmiş, personele mobbing uygulamaya, sürekli işyerinden kovmaya başlamıştır. Personeli garez amacıyla “İl Sağlık Müdürü vb.” üstlerine şikayet etmiş, İl Sağlık Müdürlüğünden bazı yetkili kişilerin tahrik ve yönlendirmesiyle “Asılsız ve mesnedsiz” tutanaklar düzenleyen Aile Hekimi ilgili personelden şikayetçi olmuştur.

Uğradığı hakaret, mobbing ve gördüğü kötü muameleyi kayda alan sağlık personelide şikayetçi olmuş ve “…arsız, yüzsüz, kovuyorum gitmiyor vb.” sözler ve hakaret içeren CD içindeki ses kayıtları ile hekimin psikolojik durumuna dair bazı bilgi ve belgeleri soruşturmacıya sunmuştur. Kurum sunulan ses kayıtlarını “Hakim kararı olmadan elde edildiğinden hukuka aykırı olduğu” iddiasıyla kabul etmemiştir. İdare, ses kayıtlarını geri çekmesi konusunda personele baskı yapmış ve ceza alabileceği yönünde tehditlerde bulunmuştur.

Yargıtay CGK içtihatlarına göre sunulan ses kaydının hukuka uygun olduğu yönünde ısrar eden personel kanıtları soruşturma dosyasına ekletmiştir. İki ayrı muhakkikin yürüttüğü iki ayrı soruşturma sonucunda; Aile Hekimine 5258 sayılı yasa gereğince “İHTAR” cezası verilmiş ve Isparta Valiliğinin 09.01.2013 tarih ve 38113317-663-05/09 sayılı yazıları ile ilgili mevzuat doğrultusunda işlem yapılmıştır.

Kurum avukatlarının yönlendirmesiyle İl Sağlık Müdürlüğü, personel hakkında TCK’nın “Kişiler arasındaki gizli konuşmaları kayıt etmek, özel hayatın gizliliğini ihlal etmek, kişisel verileri hukuka aykırı şekilde kayıt etmek vb.” Maddelerini ihlal ettiği iddiasıyla Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunmuştur.

Yürütülen Savcılık Soruşturması sonunda: “TCK’nın 133. Maddesinde düzenlenen suçun “Konuşmanın veya faaliyetin tarafı olmayan kişilerce” işlenebileceğini ve TCK’nın 139. Maddesini hatırlatarak 04.02.2013 tarihinde konu Mahkemeye dahi intikal ettirilmeden “KOVUŞTURMAYA YER OLMADIĞI” yönünde karar verilmiştir. Bu kararla birlikte;

Birçok memurun iş hayatında sık sık karşılaştığı, üstlerin makamına çağırıp memura hakaret etmesi, mobbing uygulamak isteyip kötü davranışlarda bulunması, personeli tehdit etmesi, kanunsuz emirler vermesi” vb. durumlarında mağdurun yapacağı ses ve görüntü kaydının Hukuka Uygun Olduğu, Adli ve İdari soruşturmalarda kullanılabileceği Yargı Organlarınca tescil edilmiştir.

Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerezlerden faydalanıyoruz. Sitemizi kullanmaya devam ederek çerezleri kullanmamıza izin vermiş oluyorsunuz. Daha fazla bilgi için Çerez Politikası