Geçen hafta Erzurum’a gittim. Orada Doğan Haber Ajansı muhabirine bir demeç verdim. Mobbing mağduru çocukların başlarına gelen olayı doğrudan yada dolaylı olarak anne babalarına, öğretmenlerine veya diğer yetişkinlere nasıl anlatabileceklerini açıkladım. Verdiğim demeçte dedim ki,birçok çocuk yaşadığı zorbalığı tanımlayamaz ve bir çocuğun yada bir grup çocuğun fiziksel yada psikolojik şiddetini derli toplu tanımlayamaz.Yetişkinlere anlatmakta zorluk çeker dedim. Çocuklar kendilerinden  daha güçlü çocuklara karşı koyamadıkları için  kendilerini de savunmasız ve ezik göstermek istemedikleri için, büyüyünce ne olacaksın sorusuna güçlü gördükleri meslekleri seçeceklerini söylerler dedim.Mesela hakim olmak isterler, savcı olmak isterler, boksör, kickbokscu,   polis, asker, avukat olmak istediklerini söyleyebilirler dedim.Çocuklar bunu şu an belki beni eziyorlar ama ilerde ben,bana şiddet uygulayan çocuklardan bir şekilde intikam alacağım duygusu ile bunları söylerler dedim.Röportajı yapan muhabir haber okunsun diye benim cümlelerimin arasından çocuğunuz polis olacağım asker olacağım diyorsa bullying mağdurudur şeklinde başlık atmış. Böyle bir genelleme çok yanlıştır ve benim vermek istediğim mesaj amacından saptırılmış olur. Her bullying mağduru çocuk güçlü gördüğü meslekleri seçeceğini söylemez. Bazı mağdur çocuklar silik, korkak, antisosyal birey   haline de gelebilir. Çocuklarınız bullying mağduru ise bunu anlamanın çok çeşitli yolları var, ben bunları söyledim. Yoksa ben polis olacağım,asker olacağım diyen her çocuk bullying kurbanı olarak kabul edilemez.Bunu düşünmek bile saçmadır.Bu ülkenin gözbebeği ordusudur,polisidir.Her Türk asker doğar.            Çocuklarımız asker olacağını da polis olacağını da söylediğinde gurur duymalıyız.

Hüseyin GÜN

Mobbing ile Mücadele Derneği Başkanı

Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerezlerden faydalanıyoruz. Sitemizi kullanmaya devam ederek çerezleri kullanmamıza izin vermiş oluyorsunuz. Daha fazla bilgi için Çerez Politikası