Mobbing gördüğümüzü nasıl anlarız?

İş yerinde psikolojik taciz.. Yani Mobbing… Bu kavramını son yıllarda sıkça duymaya başladık. Peki Türkiye’de çalışanların ne kadarı Mobbinge uğruyor? Mobbing nasıl ispatlanır, mobbinge karşı neler yapılmalı… İşte cevabı…

 Yapılan araştırmalara göre kadınlar kamuda, erkekler özel sektörde mobbing mağduru oluyor.  Kamu çalışanlarından gelen şikayetlerin yüzde 51’i kadınlardan, yüzde 49’u erkeklerden.   Özel sektörde ise mobbing mağdurlarının yüzde 58’i erkek, yüzde 42’si kadın.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın  “ALO 170”  mobbing ihbar hattını arayanların beşte biri istifaya zorlandığını, yüzde 30’u hakarete ve kötü muameleye maruz kaldığını söyledi. Cinsel taciz ve fiziksel şiddete uğrayanların oranı ise yüzde 1,6.  İşte Türkiye’nin mobbing karnesi bu..

Peki işyerinde psikolojik baskı gören yani mobbinge uğrayan kişi ne yapmalı? Enpolitik.com Mobbing ile Mücadele Derneği Başkanı Hüseyin Gün’le konuştu. İş yerinizde psikolojik tacize, yani Mobbing’e uğruyorsanız ne yapabilirsiniz? Kime başvurmalısınız?  İşte cevabı…

1) Mobbing nedir?

Latince “Mobile Vulgus” sözcüğünden türetilmiş olup, İngilizceye mobbing olarak geçmiştir. Latince anlamına bakıldığında “güruh halinde saldırmak, topluca saldırmak, etrafını kuşatmak, gangster çetesi, rahatsız etmek, taciz etmek, bezdirmek anlamlarına gelmektedir. Bu sözcüğü biz Türkiye’de “psikolojik taciz” olarak kullanmayı tercih ettik. Türk Dil Kurumu “bezdiri” olarak karşılık önerdi. Mobbinge, karşılık olarak bu sözcüğü istihdam alanında ilk kullanan Prof.Dr.Heinz Leymann “ Psiköterör” sözcüğünü önerirken Türk Dil Kurumunun Önerdiği “bezdiri” karşılığı çok hafif kalmıştır. Bu açıklamalar ışığında mobbingi şöyle tanımlamak mümkündür.

Mobbing(Psikolojik Taciz);işyeri ile bağlantılı olarak, bir kişi veya grup tarafından, aynı işyerinde çalışan bir kişi veya gruba karşı, asıl maksat gizlenerek, muhtelif nedenlerle, belirli bir süre, sistematik ve/veya tekrarlanan, insan onuru ile bağdaşmayan, eylem, işlem ve ihmallerle yapılan ve sonuçta mağdurun psikolojik sağlığında, sosyal statüsünde, fiziksel sağlığında ve ekonomik statüsünde olumsuzluklar neden olan olayların bütündür .

Bu kapsamda bir tanım Türk Kültürüne özgüdür. Avrupa Birliği Mobbing Konusunda ortak bir tanım yapmayarak her ülkenin kendi çalışma kültürü ve sosyolojik kotlarına göre tanım yapmasını benimsemiştir.

Bu tanıma dikkat edilirse, aslında çalışma ilişkisinde yaşanan olumsuzluk sürecinin hangi aşamasından sonra mobbinge dönüşeceğini belirli somut parametrelere bağlamaktadır.

2) Bu kavramla Türkiye’ye ilk nasıl tanıştı?

İlk eğitimi kendi personelimize 2002 yılında slayt eşiliğinde ben vermiştim. Sonrasında kitap aradım Akademisyen ÇOBANOĞLU’nun bir kitabını buldum okudum. Sonrasında eğitim vermeye başladım, Türkiye genelinde, sendikalara gittim derneklere gittim, mobbing davaları açtım. Mobbinge uğradıktan sonra hayatım jilet gibi ikiye ayrıldı. Mobbing öncesi Hüseyin Mobbing sonrası Hüseyin oldum.Dedim ki ben dernek kurmalıyım bu konuda 15.02.2010 tarihinde bu derneği akademisyen ve bürokrat arkadaşlarımla kurduk.Üç konuyu tüzüğümüze aldık, mobbing, bullying ve sosyal şiddet.

3) Günde kaç şikayet alıyorsunuz?

Günde en az 15 en fazla 150 müracaat alıyoruz bizim 186 sorumuz var sitede, şahsı görmüyoruz yüz yüze şikayetler çok nadir orada şahıs bize güvenerek başvuruyor. Kamu ya da özel sektör fark etmiyor. Biz kişiyle irtibata geçiyoruz, kurumuna veya kuruluşuna rızası dahlinde dernekten yazı yazıyoruz bu mobbingtir mobbing ise bir insan hakları ihlalidir müdahale edin diyoruz. Bu sisteme sizinle röportaj yaptığımız tarihte çekinerek geçmiştik şimdi rahatız. Yeter ki Terör üyesi olmasın. Tıklanma sayımız aylık 0rtalama 50.000 civarında.

4) Şu ana kadar mobbing mağdurlarının açtığı davalardan kaçı kazanıldı?

Net olarak bu konuda bir istatistik tutamadık, ama özelde çalışan işçiler çok yüksek bir oranda kazınırken kamu biraz daha az gibi gözüküyor. Bunun neden mobbing konusunda Danıştay’ın ve Yargıtay’ın yeterli bilgiye olmamasından kaynaklandığını düşünüyoruz. Klasik hukuk işleyişinden kurtulmayan Türkiye’nin 6701 sayılı kanununu sağlıklı işlemezler. Biz bunu düşünüyoruz. Aslın 6701 sayılı kanun mükemmel Ülke ekonomisine katkıda bulunacak bir kanun ancak hukuk sağlıklı işlemediği için askıda kalacak gibi gözüküyor. Bu nedenle hakimler karar verirken öncelikle davacıya değil davalıya bakıyor. Ona göre karar veriyor. Ama Hükümete anlattık Borçlar kanunu 417,Başbakanlık psikolojik genelgesi ve 6701 sayılı kanunun çıkarılmasını sağladık.

5) Dernek olarak mobbing mağdurlarına ne gibi yardımlarda bulunuyorsunuz?

Mağdurlara psikolojik, psikiyatrik ve hukuki sorular içeren başvuru formu hazırladık.186 soru var, ucu açık sorular var. Mağdur olduğunu düşünen çalışanlar bize www.mobbing.org.tr sitesi üzerinden müracaat ediyorlar biz formu inceliyoruz. Şayet müracaatçı mağdursa kendisini arıyoruz ve kurum/kuruluşuna müracaat ederek derhal durdurulmasını istiyoruz. Diyelim ki cevap vermedi, o durumda mağdurun dava açması gerekiyor bu durumda en yakın temsilciliğe yönlendiriyoruz.

6) Böyle bir dernek açma fikri nasıl gelişti?

2002 yılından itibaren mobbing konusunda mobbing sunumları yapan ilk kişi benim. Başbakanlık psikolojik taciz genelgesini, Borçlar kanunu 417.maddesi öneren ve kapsamı ve gerekçesini yazan kişiyim. Başbakanlık Psikolojik taciz genelgesini önerdim kapsamını belirledim. Dernek kurucu Genel başkanı olarak TBBM’nde üç rapor sunduk ikisi yayımlandı. Ama şunu da belirteyim, başkaları sahiplenmek isterken başlarına bela aldılar.

7) Mobbing en çok hangi sektörde? Özel de mi? Kamu sektöründe mi fazla?

Mobbing özel sektörde daha fazla ancak direnme ve dava oranı kamuda daha fazla

8) Mobbing gördüğümüzü nasıl anlarız?

Eşitliğe, hayatın olağan akışına, insan onuruna aykırı eylem, işlem ve ihmallere maruz kaldığınızda, Allah’ım bu zulüm ne zaman bitecek, her iş günü uyandığınızda bugün de uyumadım, midem yanıyor, neden nefes alamıyorum, neden her dakika bu kişileri, işyerini düşünürken evimi, ailemi çevremi düşünemiyorum demeye başlarsınız, şimdilik mobbing mağdurusunuz,……vuracağım, intihar edeceğim, inancımı kaybetmek üzereyim, demeye başladıysanız kurbansınız.

 

Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerezlerden faydalanıyoruz. Sitemizi kullanmaya devam ederek çerezleri kullanmamıza izin vermiş oluyorsunuz. Daha fazla bilgi için Çerez Politikası